https://www.sporunuyap7.com/sitemap_index.xml

Bir Zamanlar Koleksiyoncu – Kayhan Demir | “Kaybeden her şeyi yapabilir.”

Kayhan Demir, yeni kitabı Bir Zamanlar’ın ortaya çıkışını, ilham kaynaklarını ve kriptograf Milas Olukan’ın yeni macerasında neler yaptığını yazdı.

* * *

“Göklere iki güneş sığmadığı gibi, dünyaya da iki lider sığmaz!”

Bir Zamanlar Koleksiyoncu’yu yazarken Büyük İskender’in bu etkileyici cümlesi bana ilham verdi. Çünkü kitabın konusu tam olarak buydu. İki lider bakın, “iki yönetici” demiyorum: iki lider aynı anda, üstelik aynı durumda bir araya gelse ne olur? Bu durum o ülkeye güç mü katacak, yoksa o ülkeyi içinden çıkılmaz bir kaosa mı sürükleyecek?

Osmanlı Devleti’nin zirvesindeyken böyle bir durumla karşılaşılmıştı. O dönemde televizyonda da yayınlanan popüler bir dizi sayesinde Kanuni Sultan Süleyman ve Mukbil İbrahim Paşa olayını bilmeyen yoktur diye düşünüyorum. Ne yazık ki, ilk başta elde edilen pek çok zafer, üstün bir zeka ile birleşince sonunda bir bedeli oluyor… Güç hırsı, kibir ve kibir araya girer ve işler karışır! Kitapta kendisini “Eski Zaman Koleksiyoncusu” olarak tanıtan gizemli kişinin ilk harfinin “Nefsi insanın en büyük düşmanı. Nefsim benim en büyük düşmanımdır!” derler. Cümle tam da bu yüzden başlıyor…

Sanırım tarihe karışmış insanların hayatlarıyla daha çok ilgileniyorum. Genellikle birçok insan kazananların hayatlarını merak eder. Ama eğer bir polisiye yazarsanız, kaybedenlerin dramatik hayatları size daha çok hitap ediyor. Çünkü kaybeden her şeyi yapabilir. Akla gelebilecek tüm kötülükler… Hatta biraz daha ileri gidiyorum: bu kişi cinayet işleyebilir!

Evet, bir önceki dedektiflik tarihi kitabım olan The Memory Collector’da da kaybedenler vardı. Jim Sultan ve çağdaş düşünürü The Memory Collector Kaybedenlerdi ve ilginçtir ki Kaybedenler bu kitaptaki ana rollerdi. Yeni romanım Evvel Zaman Koleksiyoncusu’nda da durum tam olarak böyle.

Bir koleksiyoncu tarih kitaplarında ağza alınmayacak şeyleri ele aldığında

Ne yazık ki tarih kitaplarında iyi ve kötü birbirinden net çizgilerle ayrılmıştır. Tarihi şahsiyet ya kahramandır ya da hain… Cem Sultan ve Mukbil İbrahim Paşa çok güçlü kişilikler olsalar da genellikle “hain, asi” olarak anılırlar. İşte burada edebiyat devreye giriyor! Gerçekten de, araştırmacı literatür bu karanlık çizgileri silmek için var… ve madalyonun diğer yüzünü göstermek için var. Katile sempati duyamıyorsanız, bu polisiye kitabının kalitesini tartışacağım.

Ancak kahramanlık, ihanet ve isyan arasında ince bir çizgi vardır… Yavuz Selim Han, babası II. Bayezid’den iktidarı alamamış olsaydı, muhtemelen Cem Sultan gibi “asi şehzade” olarak anılacaktı. Ya da Cem Sultan, kardeşi II. Bayezid’i yenip Osmanlı Padişahı olsaydı, ondan tamamen farklı söz ederdik. Görüyorsunuz, tarihte kazanan kahraman, kaybeden ise hain ve asi olur.

Aslında son kitabım The Collector of Time ve The Collector of Memory’yi yazmamdaki en büyük itici güç buydu. Bazı gerçekleri yüzyıllar sonra katiller üzerinden öğrenmenin ne kadar önemli olduğunu göstermek istedim.

Kitapta üç seviye ipucu vardır: ilk seviye 3 ipucu, sonra seviye 2 ipucu ve son olarak seviye 1 ipucu… seviye 3 ipucu “yeşil ipucu” dur. Yani cinayete dair net bir ipucu vermeyen yüzeysel deliller… İkinci derece delillerde ise işler çok daha ciddi bir hal alıyor. Buna “sarı kılavuz” diyoruz. Seviye 1 rehberi, adından da anlaşılacağı gibi, en önemli rehberdir. Cinayetle doğrudan ilgili “Kırmızı Kanıt”…

Aslında bahsettiğiniz kanıtlara bilimsel bir makale sayesinde ulaştım. Evet, tarih öğretmeni Esra Tikul “Tarih öğretiminde aktivizm uygulamalarını yeniden üretmeye yönelik uygulamalı bir örnek: Kurban kim?” Makalenin başlığı ile olay durumunda, bu aşamalardan bahsedilmektedir. Özellikle ortaokul ve lise öğrencilerine tarihi sevdirmek adına bu şekilde polisiye içerikli bir kompozisyon yazan hocamız. Yazıyı görür görmez kitabın detayları kafamda yerleşmeye başladı.

Elbette The Time Collector’ı yazarken birkaç tarih kitabından çizim yapmak zorunda kaldım. “Politika-Tarih” içerikli kitapları okumak gerçekten çok ilginç. Ancak yazma aşaması daha zordur. Açıkçası, kitapta kullandığım bilgilerle okuyucularımı yanıltmak istemediğim için inceliyorum. Daha önce faydalandığım kitap ve makalelerden kitabın son sayfasında bahsetmiştim.

Aynı şekilde kitapta bahsedilen Topkapı Sarayı, Türk ve İslam Eserleri Müzesi, Kanuni Sultan Süleyman Türbesi gibi tarihi yerleri de bizzat ziyaret etme fırsatım oldu. Gitmediğim yerlere kitaplarımda yer vermiyorum. Kitaplarıma başlamadan önce hep bu şekilde geziler yaparım ve sonrasında edindiğim bilgileri detaylı bir şekilde anlatmaya çalışırım.

Kriptograf Milas Olukan bir kez daha sahneye çıktı

Kitabımızın ve tüm polisiye serimizin ana karakteri olan kriptograf Melas Olukan’dan bahsetmezsek! Bugüne kadar polisiye türünde dört kitap yayınladım. Hepsinde Dedektif Melas bile olayları çözüyor. Ama o sıradan bir dedektif değil, Melas… Aynı zamanda benim bir meslektaşım: bir matematikçi… kriptoloji alanında yüksek lisans derecesi var. İşinden mi bilmiyorum, hep şifreli dosyaları yakalıyor! Bazen kodları kırarsın, bazen zeka oyunlarıyla boğuşursun! Once Upon a Time Collector’da bir çok matematik ve zeka oyunu onu karşılıyor… çünkü matematik öğretmeni bu dosyada öldürüldü!

Melas’ta da simetri hastalığı var. Yer yer komiktir ama çoğu zaman işi gereği disiplinli ve ciddi bir kişiliğe sahiptir… Cinayeti araştırırken eline geçen tüm bilgi ve notları ‘Bir doz korku, bir doz korkudur’ yazan bir deftere kaydeder. Her macerada olduğu gibi yardımcısı Süper Zeka Engin Ar’ın yanındalar. Engin’in bu cinayet davasına ciddi katkılarını göreceğiz. Elbette Başmüfettişler Atıf, Elif, Tekins Tekin ve Başmüfettişleri de unutmamak gerekiyor. Encrypted Files ekibinden tanıdığımız Mehmet Ali… Hepsi kendilerini yüksek doz aksiyonun içinde bulacaklar.Gerilimden…Çünkü bu sefer Hafıza Toplayıcı’dan çok daha tehlikeli bir katille karşı karşıyalar!

Aşağıdaki cümle kitabın felsefesini özetlemektedir:

“Unutmak bir Mansi için en büyük cezadır!”

Polisiye kitaplarında “unutulanlardan” değil, “unutan” kaybedenlerden olması dikkat çekicidir! Bakalım zamanın toplayıcısını unutanları nasıl bir fiyat bekliyor.

Güzel bir İstanbul polisiye romanı olan Evvel Zaman Koleksiyoner’i okuma listesine ekleyecek herkese keyifli okumalar dilerim.

Kayhan Demir

Evvel Zaman Koleksiyoner ile ilgili yorumlarınızı Lost RIhtIm forumu üzerinden bizlerle paylaşabilirsiniz. Sitemizdeki başka bir yazarın maceralarına erişmek için buraya tıklayabilirsiniz.

facebook heyecan whatsapp

Diğer gönderilerimize göz at

Yorum yapın