https://www.sporunuyap7.com/sitemap_index.xml

Kan Cumalıoğlu: “Yayın dünyasına yeni bir soluk getirmek için yola çıktık”

Destek Medya grubu altında Athica adında yeni bir marka oluşturuldu. Hedef kitlesi olarak genç yetişkinleri belirleyen Athica, yakın gelecekte Güney Kore, Japonya, Çin ve Tayvan’dan birçok webtoon, manga ve mangayı dilimize sokmak için yola çıktı.

Bu vesileyle Athica Genel Yayın Yönetmeni Can Cumalioğlu ile konuştuk. Athica’nın hedeflerini, ilk olarak hangi kitapları yayınlayacaklarını ve çizgi romanın kültürel karşılığını sorduk.

Kaan Cumalıoğlu, Atica Yayınları hakkında: “Hedef kitlemiz gençler”

Athica yayınları nasıl bir ihtiyaçtan doğdu? Hedeflerin ne?

Athica olarak tek kutuplu bakış açımızla yayıncılık dünyasına yeni bir soluk katmak için yola çıktık. Özellikle son yıllarda ivme kazandığını gördüğümüz manga ve Uzak Doğu kültürünün yayıncılık dünyamız üzerindeki etkilerini hissediyoruz. Biz de bu etkiden ilham alıp bir adım öteye taşımak istedik.

Yayın planımızı Doğu ve Batı’dan eserlerle zenginleştirerek hedef kitlemizi gençlik (uluslararası edebiyatta gençlik), ülkemizde fazla strese girmemiş bir okur kitlesi olarak belirledik. Kore’de dijital olarak yayınlanan çizgi romanları (webtoon) Türkçe’ye çevirerek çıktığımız yolculuğumuzda sadece Kore çizgi romanlarını değil Japonya, Çin ve Tayvan’dan öne çıkan manga/manhwa örneklerini de sunacağız. Yayın programımızda sadece çizgi romandan uyarlanan eserlere yer vermeyeceğiz, aynı zamanda hedef kitlemiz için dünyanın dört bir yanından ödüllü bilim kurgu ve fantastik roman serileri hazırlayacağız…

Biliyoruz ki genç kuşak yani bahsettiğimiz gençlik kitlesi kendilerine dayatılan her şeyden çok rahatsız. Bu yayınlanmış kitaplar için de geçerli… Elbette bu izleyici istediği kitabı bulup okuyabiliyor ama biz onların sevdiği ve takip ettiği eserleri kendi dillerinde sunmak istedik. Diğer bir deyişle amacımız kültürler arasında köprüler kurmak, okuyucularımızı yeni türlerle buluşturmak ve genç okuyucularımıza başka hiçbir yerde bulamayacakları alternatifler sunmaktır.

Bize webtoon’unuzdan biraz bahseder misiniz, manhwa?

Webtoon aslında -bir önceki soruda da bahsedildiği gibi- Kore’de dijital olarak yayınlanan ve web üzerinden erişilen çizgi romanların adıdır. Bunlar ünlü K-pop yıldızları, takipçileri vs. hakkında hayal edilebileceği gibi zaman zaman dramalar olabiliyor. Dolayısıyla dünyanın her köşesinde milyonlarca insana ulaşabilecek hikayelerden bahsediyoruz. Manhwa, bildiğimiz şekliyle Korece çizgi roman anlamına gelir.

Manhwa’nın en iyi örneklerini yayınlamakla kalmayacağız, aynı zamanda basılı kopyası olmayan dijital olarak yayınlanan web sayfalarını da yayınlayacağız ve kitap haline getirerek hayranlarına sunacağız.

Bence manganın önemi ve tarihi Japon toplumunda ayrı ve kutsaldır. Bu konuda ne söylemek istersiniz?

Sizlere japonoloji.com’dan çok severek okuduğum ve manganın tarihini çok sade ve güzel bir şekilde anlattığım bir referanstan bahsedeyim.

Aslında manganın tarihi bir tartışma konusudur. Manga’nın Japonca karşılığı olan mutamote, “rastgele atış” anlamına gelir. O yüzden size manganın ne olduğunu ve ne olmadığını bırakıyorum. Bence bu şekilde; Manga kelimesi 18. yüzyılda kullanılmaya başlandı, ancak 1300’lerde Japon parşömenlerinde hikaye anlatan resimler vardı. Japon toplumunda ayrı ve kutsal bir yeri olup olmadığını sormuşsunuz, cevabı size bırakıyorum. Kelimenin en geniş anlamıyla ele alınırsa kutsal konuları ele alan bir yapıya sahiptir, örneğin tarihteki ilk mangalardan biri olan Shigisa Engi, mucizeler yaratan Myoren adlı Budist bir keşişin hikayelerini anlatır. Ancak bu çalışma tabi ki bildiğimiz anlamda bir manga değil. Mangayı bildiğimiz şekliyle görmek için İkinci Dünya Savaşı sonrasına ihtiyaç var.

“Manhwa’daki ilk seyahatime göndereceğiz”

İlk seçtiğiniz kitaplar/diziler nelerdi? Nasıl seçtiniz ve hangi dönemlerde yayınlanacak?

Aslında hedef kitlemiz olarak belirlediğimiz gençlik kategorisindeki okuyucularımızın beklenti ve isteklerini göz önünde bulundurarak seçtiğimiz kitapları belirledik. Bunu, yayınlayacağımız ilk manhwa olan Crush of Lifetime serisini duyurduğumuzda aldığımız tepkilerden görebiliyoruz. Her ay yayınlanan serimizden en az iki yeni başlık ve bir yeni cilt yayınlamayı planlıyoruz.

Türkiye’ye ilk olarak Güney Koreli Manhwa’ların ve Webtoon’ların geleceğinden bahsetmiştiniz. Bu neden daha önce yapılmadı? Çizgi roman basan yayınevleri var mı merak ediyorum.

Türkiye de dahil olmak üzere dünya çizgi roman kültürü genellikle Batı çizgi romanlarına dayanmaktadır. Ancak son yıllarda Manga ve Anime bu konuda bir kırılma oluşturmuştur.

Yeni nesiller artık eski nesillere göre manga/manhwa’ya daha aşina. Manhwa ve webtoonların ülkemize bu kadar geç gelmesinin de nedeni budur.

Çizgi roman dünyası her geçen gün gelişiyor ve değişiyor. Güncel bir tartışma olduğu için soruyorum. Yapay zeka tarafından çizilen “Şafak Zarya” telif haklarına karşı savaşıyor. Bu konuyu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Şafaklı Zarya’yı tartışmak aslında ben hukuk fakültesindeyken hocalarımızla tartıştığımız konulardan biriydi. O sırada, elbette, Şafaklı Zarya ortalıkta yoktu. Spekülatif olarak “Yapay zekanın yaptığı bir eser telif edilebilir mi, korunabiliyorsa hak sahibi kimdir?” gibi konuları tartışırdık. O zamanlar teoride tartıştığımız konuların bugün gerçek dünyada karşılıklarının olduğunu görmek benim için çok heyecan verici.

Öncelikle çok uzun bir inceleme yapabilirim çünkü heyecanlıyım. Fakat esaslara gidersek, bilmeyenler için öncelikle konunun çıkış noktası şu şekilde; Kris Kashtanova, MidJourney yapay zeka teknolojisini kullanarak 18 sayfalık bir çizgi roman üretiyor. 15 Eylül 2022’de eserini ABD Telif Hakkı Bürosu’na kaydettirdi. Bir ay sonra, Telif Hakkı Bürosuna kaydın iptal edilebileceği ve eserin üretiminde önemli ölçüde insan katılımı olduğunu kanıtlaması gerektiği bilgisi verildi. 23 Ocak’ta ABD Telif Hakkı Bürosu kaydı iptal etti. Ancak Telif Bürosu daha sonra iptal olmadığını, sistemde bir hata olduğunu belirtir ve bu konuda henüz bir karara varmadıklarını ekler. Bildiğim kadarıyla sorun devam ediyor.

Bu dava birçok yasal soruyu gündeme getiriyor. AI ile oluşturduğumuz herhangi bir çalışmanın sahibi olabilir miyiz? Mesela son zamanlarda insanlar Lensa adlı bir yapay zeka teknolojisi kullandılar, yanlış hatırlamıyorsam 10 selfie yükledikten sonra çok güzel fotoğraflar elde ettiler, bu fotoğrafların sahibi kim? Ya da son zamanlarda popüler hale gelen ChatGPT ile yazılmış tez, kitap ve şiirleri olanların ürettiği eserin sahibi kimdir ve korunabilir mi?

Yine hukuk, teknolojinin ve insanın değişiminin/gelişiminin gerisinde kalmakta ve onların gelişimine/değişimine ayak uydurmaya çalışmaktadır.

Son söz olarak ne söylemek istersin?

Bir önceki sorunuzdan sonra söyleyecek pek bir şey bulamıyorum. Konunuzu araştırdığınız ve sorduğunuz sorularla ufkumuzu genişlettiğiniz için çok teşekkür ederiz. Coğrafyadan tarihe, kültürden sanata ve teknolojiye kadar pek çok konuya birkaç soruda değinme fırsatı bulduk. Çok teşekkürler.

Athica’nın gönderileri hakkındaki görüşlerinizi Lost Dock Forum’da paylaşabilir, çizgi romanlar hakkında daha fazla bilgi için bizi Google Haberler’de takip edebilirsiniz.

facebook heyecan whatsapp

Diğer gönderilerimize göz at

Yorum yapın